...Katara; lök keserek deve, at katır eşlik eder.
Dört yana serpilmiş yirmi dört boy, Katar katar göçün uzun yolları,
Yoldaş görür törem erkek kadını, Han'ım der yüceltir yârin adını
Hakkın eşit kulları, paylaşır doğanın eşsiz tadını,
Ocaklarda sevgi pişer, bal olur yemek
Dağlar özgürlük demek.
...Kuş gördüğü yuvayı yapar...Atasözü
...Kadın; bilmeyene nefs, bilene nefestir...Sems-i Tebrizi
...Güzeli güzelleştiren huyudur...
...Güzel iyi olandır...Çerkez atasözü
...Birbirinize ayna olun...
...Kadın erkeğe, erkek kadına libastır. Elbisedir.
...Kadın erkeğin yükünü alır...
...Evlilikte bir anlaşma sözleşmedir. Ahdinize sâdık olun...
...Evlenmek, haklarınızı ikiye bölmek ve
sorumluluklarınızı ikiye katlamak demektir...
...Tatlı su gibi berrak duru ol ki etrafına insanları toplayabilesin...
...Onlara ısınıp kaynaşasınız diye size kendi türünüzden eşler yaratıp
aranıza sevgi ve şefkat duyguları yerleştirmesi de O’nun kanıtlarındandır.
Doğrusu bunda iyi düşünen kimseler için dersler vardır...Rum 21
Kendine, aklı kılavuz edinmeyen kimsenin yaptığı işle,
sonunda kendi gönlü yaralanır...
Her zaman aklımızın izinden yürümeye gücümüz yetmez...
...Cihan şumul Büyük Türk Devleti, Orta Asyadan gelir göçü yörüğün
Nuh-u Nebi Yafes'ten gelir milleti, Oğuzhan'dan gelir soyu yörüğün
At üstünde götürdü cihana adaleti, Burcu burcu kokar, yaylası yörüğün...
...Çadırı Direk, Obayı Bey, Töreyi Adalet Ayakta Tutar...
...Yerin baskısı dağ, milletin baskısı beydir...
Silinmez izleri asildir soyum, Ser verip sır vermem ketumdur huyum,
Balam kurt olur, bastığı topraklar bana yurt olur.
Sakın ha göz dikme cevap sert olur.
Irkım Türk oğlu Türk neslim Oğuzdur. Kayı obasında toyum var benim
EskiTürklerden beri Kopuz, Dombıra, Cura,Tef, Ağız kopuzu çalgıları kullanıyorlar.
...İnsan insanın ya gözünde, ya sözünde yada yüreğinde ağırlanır...
...Yargılamak için bilmek, bilmek için anlamak, anlamak için dinlemek gerekir.
Dinlemeyen insanda yargılama hakkı yoktur...
.Anadolunun binlerce yıllık kadim kültürünün izlerini asıl sürdürücüleri kadınlardır.
Bir topluluğun dili gelenekleri adetleri
ev içindeki yaşam alışkanlıkları kuşaktan kuşağa aktarır...
...Sözlerdeki incelik güven yaratır.
Düşüncedeki incelik derinlik yaratır.
Duygulardaki incelik ise sevgi yaratır.
Bunlara sahip olan insan ise her zaman kendini aratır...Lao Tzu
...Yuvayı dişi kuş yapar...Atasözü
...Evi ev eden avrat, yurdu şen eden devlet...Atasözü
TÜRK DUASI
Ulu Tanrı.
Her şeyi yaratan Tanrı.
Yenilmez, yıkılmaz, ölmez, bitmez, yitmez, yok olmaz Tanrı.
Suyu donduran, buzu eriten, buzdan su yürüten, sudan ırmak coşturan,
ırmaktan göl dolduran, gölde balık gezdiren Tanrı.
Kuru derelere pınar koşturan, ota ağaca can yürüten, ottan ağaçtan çiçek çıkartan,
çiçeklerden oğul veren, arıya bal yaptıran Tanrı.
Bahar geçsin yaz gelsin, yaz geçip güz gelsin, güz buduna yeğni gelsin.
Kuzumuz, kulunumuz, oğulumuz çok olsun.
TÜRK çoğalsın Acun (dünya) üze bey olsun.
Aç, çıplak kalmasın, acun düzen dirlik bulsun.
Yer ve gök ülüşü için, atalarımız tini için sunduğumuz iduklarımızı una.
Yüce Tanrı.
TÜRK Budun ilsiz kılma, TÜRK Budun başsız kılma,
TÜRK Budun töresiz kılma, Hun Budun yüzün yere vurma,
TÜRK Budun tutsak kılma, hatun olacak kızlarımızı kun,
bey olacak oğullarımızı kul kılma.
TÜRK budununu koru.”..
...Kendinizi tanıtıp izin almadan ve
içinde oturanlara selâm vermeden kendi evlerinizden başka evlere girmeyin.
Sizin için daha iyi olanı budur; umulur ki düşünüp anlarsınız...Nur 27
...Misafirin hayırlısı haberli gidendir...
...YÖRÜKLÜK KADİM BİR KÜLTÜRDÜR...
TÜRK TARİHİNİN TEMEL ANA YAŞAM ŞEKLİDİR...
...Say beni, sayayım seni...Atasözü Say: Saygı
...Baş ağır (ağırbaşlı) gerek, kulak sağır...Atasözü
...Kaba kuvvet doğruyu değiştirmez...Thomas jefferson
...Sevgi ihtiyaridir, Saygı mecburidir...
...Saygı kayığına binmeden, sevgi denizi geçilmez...
...Söz var incidir, Söz var incitir...
...Gönül taşla kırılmaz ya ses tonuyla yada söz tonuyla kırılır...
...Türklerde yönler renklerle belirlenmiş.
Ak, Batı sağ - Kuzey, Kara - Güney, Kızıl ateş - Doğu, Gri Yeşil Mavi
Merkez orta, sarı toprak altın anlamında...
...Oğuş, Aile - Uruğ, soy - Bod, boy - Budun, Ulus, Kavim millet anlamında...
...Türkler, Çine katılıp asimile olmamışlar. Hür ve özgür yaşamışlar...
...Doğu Türkistan, ötüken, Altaylar da Hayvanlar için 7 çeşit ot türü varken
batıya geldiklerinde 2bin çeşit ot türü varmış.
Hava şartları, iklim, kuraklık göçe mecbur bırakmış...
...Ulu dağlarda kar çok olur. Baharda sularını ovalara yaylalara bırakır...
...Hayat müşterektir...
...Et ile tırnak arasına girilmez...Atasözü
...Her gönülde bir aslan yatar...Atasözü
...Her aslan dişisinden kuvvet alır...Atasözü
...Türklerde erkekten sonra kadın gelir.
Hayme ana'da olduğu gibi her şeyi yönetir...
...Nimetin kıymeti bilin, değer bilin...
...Haya insanın nurudur...G.S ...Güzele ne yakışmaz...Atasözü
...Analar tahtını yaparmış,bahtını değil...
...Ana (anne) kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar...Atasözü
SEVMEK İÇİN YÜREK, SÜRDÜRMEK İÇİN EMEK GEREKİR...
...Kadınların haklarına riayet edinmenizi ve bu hususta
Allahtan korkmanızı tavsiye ederim.Siz kadınları Allahın emaneti olarak aldınız.
Onların namus ve iffetini Allahın adına söz vererek helal edindiniz..P.a.s Vd Hut
Bizim pencereler yele karşıdır. Muhabbet dediğin karşı karşıdır
Girebilsen bu sinemde neler var. Gülüp oynadığım ele karşıdır
Sabahın seheri günden ileri, Ben kimi sevmişim senden ileri,
Ziyaret olmuşsun, kurban istersin, Kurban bulamadım candan ileri...Karacaoğlan...
Bana kara diyen dilber, Gözlerin kara değil mi
Yüzünü sevdiren gelin, Kaşların kara değil mi
Utanırım akar terim, Güzellikte yok benzerin
En sevgili makbul yerin, Saçların kara değil mi
Beni kara diye yerme,Mevlâ’m yaratmış, hor görme,
Ala göze siyah sürme, Çekilir, kara değil mi
...Eşler arasındaki ilişkiler, güzellikten ziyade doğruluğa dayanır...Balzac
...Hiçbir zaman üste çıkacağım, altta kalmayacağım diye
tuz ile şekeri birbirine karıştırmayın iğrenç olur. Ne kullanılır nede ayrıştırılır...
Orta Asyadan çıktık. Dağları aştık. Yurdun her yerine oba oba yayıldık.
Bin yıllara uzanır mazimizle, tarihimiz. Bellidir geçmişimiz, aslımız neslimiz.
Selçukludur Osmanlıdır, ebemiz dedemiz. Ormana dağlara hep sevdalıyız biz.
...Olumlu, yapıcı,ılımlı, bakış açısı geniş insan gerek ama gamsız değil...
...Denizin dalgalısı değil, sakin, dingin, durulmuş hali makbuldür...
...Güzellik,bakan kimsenin gözündedir...
...Ağızla göz yüreğin aynasıdır...
...Beklemeyi bilmek başarının sırrıdır...
...Tüy, yüz güzelliği hamamdan eve, huy, öz güzelliği Urum dan Şam'a...Atasözü
...Akarsu çukurunu kendi kazar...
Kadın hayatın yarısıdır. Canım hayatım desen ne olur
Bağırmadanda olur, Nezaketle tatlı dille olur.
Yok saymadan olur, Değer vererek olur.
Dinleyerek anlayarak olur, Elini kaldırmadan olur.
Canını yakmadan hayatını karartmadan olur.
Konuşarak hayli hayli olur, Şiddetin sonu hep pişmanlık olur.
Aile Sevgi Saygıyla Tam olur.
Yarım kalma... Kamu spotundan alıntıdır.
...Yiğit harpte savaş meydanında, dost dertte ihtiyaç halinde,
olgun bilge adam hiddette öfkede belli olur... lokman hekim, A. atasözü
...Bir evlilikte 4 mevsim yaşanır...
...Hayatın içindeki menüde ekşide, tuzluda, acıda, tatlıda, meyvede vardır...
...Göz görmek için, gönül sevmek içindir...Azerbaycan Atasözü ...Kadın, bilene nefes,bilmeyene nefs tir...
...Ne dilersen eşine, o gelir başına...hayır dile eşine...Atasözü
...Kötü söyleme eşine, ağı katar aşına...Atasözü
...Erdem başı tıl...
...Faziletin başı dildir...Kaşkarlı Mahmut
...Erdemsiz kut çertilür...
...Faziletsizden uğur ,kut kaybolur...Kaşkarlı Mahmut
...Yoldaşına hal'daşına sadık ol...
...At'ta avrat'ta uğur vardır...Atasözü
...At ile avrat yiğidin ikbalindendir...Atasözü
Oba oba geldik göç ede ede, Günhan oğlu Kayı sağlamdır boyum
Süleyman şah başta atla yürüdük, Ertuğrul Dündarla Anadoluya
Dört yüz çadırlık şen obayla toyla, Kara keçilerle yayladık yayla
Beylikten Hanlığa açtık yolları, Osman Gazi gibi şerefli beyle
Kara keçim çıkar kara taşlara, Gıymet değer verdik ağır başlara
Nerde aç öksüz dul yetimler varsa, Buyursun ocakta pişen aşlara
Kara kıl keçiden gelir adımız, Bütün yaylalarda yanar odumuz
...Muhabbete katıl tatlı söz ile, Herkesi karşıla güler yüz ile
Konuşan dilin, öz ile bir ise, Hakikattir haklılığın gerçeği
Cahil insan söz dinlemez, söz keser, Nasihat almaz darılır, küser
Çalış, dünyada bırak bir eser, Hakikattir haklılığın gerçeği...
Oğul ve kardeşten ayırmasın
Ahir vaktinde arı imandan ayırmasın
Derlesin toplasın günahınızı adı güzel Muhammet Mustafanın yüzü suyuna bağışlasın
Eski Türk geleneğiymiş. Nardugan Bayramı 21 Aralık Ayaz Ata Şeb-i Yeldâ
Nar,güneş - dugan,doğan. Gündüzlerin uzamasına güneşdoğan, Nardugan demişler
...Zemheri, 22 Aralık 30 0cak arasındaki 40 gün...Deve buyduran soğuğu
...Cemre, 19 20 Şubat Hava'ya,1hafta arayla
26 27 Şubat Su'ya,5 6 Mart Toprağa düşer...
...Navruz,Nevruz, 21 Mart Tabiatın doğa'nın uyanması...
...Mihrican, 21 haziran gün dönümü tabiatın uyuması...
Kur’an’da öyküsü anlatılanve davranışlarına Hz. Musa’nın bile akıl erdiremediği o kutlu kişi,
darda kalmış nice insanı büyük felaketlerden kurtarmış idi.
“Kul sıkışmayınca Hızır yetişmez.” atasözü ve “Hızır gibi yetişmek” deyimi
onun bu yardımcılık niteliğinin belirtisiydi ve
onun yardımlarına ilişkin çeşitli öyküler anlatılırdı.
Büyük şairimizin “Yunus Emre bu dünyada iki kişi kalır derler / Meğer
Hızır İlyas ola, âb-ı hayat içmiş gibi” sözünden de anlaşıldığı gibi o
“dirilik suyu”nu, “bengi su”yu ayrılığı varmış...
...İnsanlar vucud dilini zamanla deneyimlemişler.Sağ veya sol taraf için.
Ayak tabanı kaşınırsa, yolculuğa çıkılacak veya yolcu gelecek
El avuç içi kaşınırsa para girecek veya çıkacak
Kulak çınlarsa konuşanlar var denilirmiş. Salavat getirirlerdi
Göz seyremesi, batması konuşulduğunu anıldığını söylerlermiş...
...Bir çocuk yetiştirmek için bir köy kurmak lazım derler.
Bir çocuk geniş çevre ahali içinde büyür, görgüsüde gelişir bilgiside...
...Eğitim, ahlak ve topluma kazandırma ailede başlar.
Öğretim, ailede ve okulda devam eder...
...Muhabbet iki baştan olur...Deyim
...Yeğni değil kal ağır, kötü söze ol sağır
Oturmanla kalkmanla, edebinle hayanla
Adamlığa yol gider kanaatlı olmanla
Adam önü geçmeyin haksız yolu seçmeyin
Alçak gönül olmalı, aç iken tok kalkmalı
İnsan olan insana, insan gibi bakmalı...
...Her duvarı aşan bir yiğit vardır. Her kapıyı açacak bir kilit vardır...
...Teyze anne yarısıdır...
...Buram buram tüter gözümde, Yeller eser maziden
Başaklar sallanır, Alın teri sular, tavlı toprağı
Ninemin dizinde avlu dibinde, Çocukluktan kalan yarım oyunda
Çapa yapar kızlar mani yakarlar, Düğün dernek olur kına yakarlar
Elinde bakraç yürek yakarlar, Çeşmenin başında vardır bir anım
Öze varmak için göze gerek yok, Yanar durur içim köze gerek yok
Dağ taş dile gelse söze gerek yok, Cennet gibidir bu güzel köyler...
...Kusursuz güzel olmaz...Atasözü ...O kadar kusur kadı kızında da bulunur...Deyim
Kökü hakkında çeşitli görüşler vardır.
Genel kanı eski Türkçedeki "köngül" kelimesinden geldiğidir.
Çoğu dilde karşılığı yoktur.
Gönül, köngül, kömek ateş demektir. İnsanın içinde yanan Tanrı ocağıdır.
''Köngül bolmasa er közi asgı yok,
Ögi bolmasa er köngül osgı yok''
Gönül olmazsa, insan gözünün faydası yok,
Akıl olmazsa insan gönlünün değeri yok.
*Kutadgu Bilig
Dinle sana bir nasihat edeyim. Hatırdan gönülden geçici olma
Yiğidin başına bir iş gelince. Onu yad ellere açıcı olma
Mecliste arif ol kelamı dinle. El iki söylerse sen birin söyle
Elinden geldikçe sen eylik eyle. Hatıra dokunup yıkıcı olma
Dokunur hatıra kendisin bilmez. Asilzadelerden hiç kemlik olmaz
Sen iyilik etde o zayi olmaz. Darılıpta başa kakıcı olma
El arifdir yoklar senin bendini. Dağıtırlar tuzağını fendini
Alçaklarda otur gözet kendini. Katı yükseklerden uçucu olma
Muradım nasihat bunda söylemek. Size layık olan onu dinlemek
Sev seni seveni zay etme emek. Sevenin sözünden geçici olma
Karacaoğlan söyler sözün başarır. Aşkın deryasını boydan aşırır
Seni bir mecliste hacil düşürür. Kötülere konup göçücü olma
Karacaoğlan
...Dürüst bir kadının güzelliği ateşe benzer:
yaklaşmayana hiç bir zararı dokunmaz...Miguel de Cervantes
...Kadın şehvete değil,kuvvete eştir.Ona tapma,onun Allahı ateştir...
Gücendirmeyin kırmayın incitmeyin.ilendirmeyin.Ahuzar almayın.
...Kalpler Allaha bağlıdır.Güçsüzün yanında Allah vardır...
...Gönül bir sırça saraydır kırılırsa yapılmaz...Atasözü
...Ölçülü olmak en büyük erdemdir. Bilgelik doğaya kulak vererek
hakikati söylemek ve doğru olanı yapmaktır...Herakleitos
...Kimine göre 6, kime göre 9, bakış açısına, ne taraftan baktığınıza bağlı.
2 tarafta haklı olabilir.Ortak paydada buluşabilmektir önemli olan...
...Oğlan dayıya kız halaya çeker...Atasözü
...Sabır cennetin anahtarıdır...G.S ...Sabrın sonu selamettir...Atasözü
...Gönül kocamaz...Atasözü
...Övünürse baht övünsün...S.G
...Kâh olur gönülde aşkı var etmez
Kâh olur aşkını sana yar etmez, kader işine akıl sır kâr etmez...
...Ne yardan geçer ne serden...Deyim
İzmir torbalı ayrancılar mesire yeri
...Su berekettir. Su azizdir. Su temizliktir. Su sağlıktır. Su hayattır. Su nimettir...
...Suyunuz çekiliverse size yerden kaynayan suyu kim getirebilir?..Mülk 30
...Hayatta en büyük hediye Sağlıktır.
En güzel tavır Kanaat, En iyi ilişki ise Sadakattir...
...Kalp söze başlayınca akıl sağır olur...
...Kalbin kendine mahsus sebepleri vardır ki, akıl hiç bir zaman idrak etmez...
...Balıklar oltayla,insanlar tatlı dille avlanır...
...Ey kahraman Türk kadını; sen yerde sürünmeye değil,
omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın...M.Kemal
...Dünyanın kapısı kadındır... ...Erkek maddedir. Kadın manadır. Maddeden manaya...
...Sizi annelerinizin karnında üç karanlık içinde
türlü yaratılış safhalarından geçirerek yaratmaktadır...Zümer 6
...İnsana, anne ve babasına iyi davranmasını emrettik.
Annesi onu zahmete katlanarak taşıdı ve zorluk çekerek doğurdu.
Karnında taşıması ve sütten kesmesinin süresi otuz aydır...Ahkaf 15
....Emzirmeyi tamamlamak isteyen için analar çocuklarını tam iki yıl emzirirler.
Onların normal ölçülerde yiyecek ve giyeceklerini sağlamak da
çocuk kendisinden olanın (babanın) borcudur...Bakara 233
...Biz insana anne babasıyla ilgili öğütler verdik.
Annesi, güçten kuvvetten düşerek onu karnında taşımıştır;
çocuğun sütten kesilmesi iki yıl içinde olur.
Bunun için (ey insan), hem bana hem anne babana minnet duymalısın...lokman 14
...Evlatlarınıza anlamı güzel olan isim koyunuz...
...Anneler, güçlerini evlatlarından alır...
...Gençliğin güzel bir yüzü, ihtiyarlığın güzel bir ruhu vardır...
...Halden anlamak ince insanlıktır.
Derleyicidir, Toplayıcıdır. Evi çekip çevirendir...
...SU YAŞAMDIR. SUSUZ HAYAT OLMAZ.
SULARI İSRAF ETMEYİN. SUSUZ HİÇ BİR ŞEY YETİŞMEZ... MUSLUĞUNUZDAN AKAN SUYUN KIYMETİNİ BİLİN.
TAŞIMA SUYUYLA DEĞİRMEN DÖNMEZ...
"Dede Korkut sözleri: Allah Allah demeyince işler düzelmez,
kadir Tanrı vermeyince er zenginleşmez.
Ezelden yazılmasa kul başına kaza gelmez,
ecel vakti ermeyince kimse ölmez.
Ölen adam dirilmez, çıkan can geri gelmez.
Bir yiğidin kara dağ yumrusunca malı olsa yığar,
toplar, talep eyler, nasibinden fazlasını yiyemez.
Gürüldeyip sular taşsa deniz olmaz.
Kibirlilik eyleyeni Tanrı sevmez,
gönlünü yüce tutan erde devlet olmaz.
El oğlunu beslemekle oğul olmaz,
büyüyünce bırakır gider, gördüm demez.
Kül tepecik olmaz, güveyi oğul olmaz.
Kara eşek başına gem vursan katır olmaz,
hizmetçiye elbise giydirsen hanım olmaz.
Lapa lapa karlar yağsa yaza kalmaz,
yapağlı yeşil çimen güze kalmaz.
Eski pamuk bez olmaz, eski düşman dost olmaz.
Kara koç ata kıymayınca yol alınmaz,
kara çelik Öz kılıcı çalmayınca hasım dönmez,
er malına kıymayınca adı çıkmaz.
Kız anadan görmeyince öğüt almaz,
oğul babadan görmeyince sofra çekmez.
Oğul babanın yerine yetişenidir, iki gözünün biridir.
Devletli oğul olsa ocağının korudur.
Oğul da neylesin baba ölüp mal kalmasa.
Baba malından ne fayda başta devlet olmasa.
Devletsiz şerrinden Allah saklasın hanım sizi!" sözleriyle
Dede Korkut, edebiyat tarihinin kıymetli şahsiyetleri arasında yer almaktadır.
Vatan Olur Dağların Yamacı, Dikilir Kara Çadırın Orta Ağacı,
Eşyasıdır Çingili, Helkesi, Bakracı, Baldan Tatlıdır, Tasdaki Ayranı, Çorbası, Bulamacı
...Türklerde,eskiden Tepük dedikleri deri içine yün koyarak
top yapılıp kızların oynadığı oyunmuş...
...Topaç oyunu da var...
...Yürüğün göçü gide gide düzelir...Atasözü
...Türk yörük geleneğinde, Misafiri uğurlarken arkasından süt serperlermiş.
Şimdilerde bir sürahi su döküyolar. Su gibi gitsin su gibi gelsin diye...
...Tay at olunca at dinlenir,çocuk adam olunca ata dinlenir...Kaşgarlı Mahmut
...YÖRÜK, TÜRKÜN ÖZÜDÜR...
...Köylü misafir kabul etmeyiz demez. Konacak konak yoktur der...Atasözü
...Allah size evlerinizi huzur yeri yaptı;
hayvanların derisinden gerek yolculuk gününüzde gerekse
ikamet gününüzde kolaylıkla taşıyabileceğiniz barınaklar yapmanızı;
kezâ bir süreye kadar onların yünlerini, yumuşak tüylerini, kıllarını ev
ve giyim eşyasıyla ticaret malı olarak değerlendirmenizi sağladı...Nahl 80
...Yine Allah, yarattığı şeylerden sizin için gölgelikler yaptı dağlarda
size sığınaklar yarattı;size sıcağa karşı kendinizi koruyacak elbiseler.Nahl 81
...Yörüktür Türkün aslı, Orta Asyadan gelir nesli, kimi kasketli, kimi fesli...
...Yedi deve ile katar olur. Önden giden Ailenin büyüğü yada
yeni gelin yahut evlenecek yaştaki kızlar geçer. Çanlar: Kös,deve üzerine Gübüdük, ön bacak tarafına Kulak, yuların iki tarafına
Benevrek; Yün dokumadan veya kalın bezden yapılmış şalvar.
"Ak benizli bir kadındı. "Yakağan" sineği çok olduğundan "cibindirik"te yatardı. Er yatar, er kalkardı. "Daha üstüne gün doğmamıştı." Ramazanda "er ekmeğini" yedi mi yatmazdı. Sümerbank bezinden diktiği "dolama"sını giyer, sabahın serinliğinde "delme"sini sırtından eksik etmezdi. İçinde "göynek" olurdu. "Ak yağlığını" "yağlınır", gök "çekisini" alnına çekerdi. Bir yere giderken "bürgü"sünü bürünürdü. Delinen örgü çorabını "gözerdi". Naylon ayakkabıları "yoraklıydı". Bir de "şibidik"i vardı. "Örtme"deki kuzuları salar, koşuştuklarını görünce "çenikmişler bunlar" diye severdi. "Kuzuluğun kapısalığını" sağlam bağlardı; yoksa kuzular anaları dağdan gelince emişirler, buğdaylığa dalarlarsa "tenelerlerdi". İneğini nahıra sürerdi. Yaz günü inekleri "gövelek" tutardı. Buzağısının "örmesi" kendi ellerinin ürünüydü. Dere kenarında yün yur, çul tokuçlardı. Yunak"ta çocuklarını çimdirir, yunak taşında "sırtlarını" "sırkıtırdı". Evlatları iyiyse dirlik bulurdu, kötüyse "dirliği dışlığı kalmazdı". Çocuklarını ağlatmazdı, "uğundurmazdı". Kötü haberlerini alsa "yayan yapıldak" yollara düşerdi. Anasını anımsadıkça ağıt yakar ağlardı. Köyde biri ölse "ölgü" evine giderdi. Yüklükte kefen bezinin yanında "sümük sargılığı", onların üstünde yatakları olurdu. Odayı havalandırmak için kapıyı "govşaltır", pencerenin bir "çenedini" "kıynatırdı" (gıynatırdı). "Gurk tavuğu gurka yatar", "cibi" çıkarırdı. Akşam "pinnik"e tünerlerdi. Zaman olur "ölet" gelir tavukları kırılırdı. "Gene dama "ötüğünler" konan "guggulumavık"ın uğursuzluğu bu" derdi. Duvara gök boncuk asardı, "göz değmezdi". Cesura "karagözlü", korkağa "akgözlü", durmadan şaşırana "gökgözlü" derdi. Ona göre insanlar durumlarına göre gözlerini karartır, ağartır, göğertirdi. Ona göre, gözler kararır, ağarır ve göğerirdi. Çok renkliye "ala", desensize "yoz", açık toprak rengine "boz" derdi. Halı ve kilim için "çezgi çezerdi". Çezgisi "yönet" olurdu. Kirmen ile yün eğirir, ip "koşardı". İplerini kazanlarda kaynatıp kendi boyardı. Saçları hep bağlı iki tane "belik" olurdu. Kışın atkı atılır, ele elcek geçirilirdi. Üşüdü mü "boynu, çiyni, döşü" ağrır, "böğrü"ne sancı girerdi. Göbeği düşenin göbeğini kaldırır, kuyruğu batanın kuyruğunu doğrulturdu. Teyzesinden el almıştı. Göçebe olmayan herkese Köylü derdi, çünkü kendisi Yörüktü. Ağırın karşıtı "yeyni", yakının karşıtı "ırak", kalının karşıtı "yuka (yufka)" idi. Ağırbaşlı olmayan "yeynicek" idi. Yeni ev kurana "yeni yaka" denirdi. Renk değiştiren giysi "göynürdü". Sevdiği akıllı oğlan çocuğa "lök", güçlü toparlak çocuğa "tosun", "toklu", zayıf kıza "çebiç", güzel kıza "beserek", "celfin" ve "şişek" derdi. Yaramazlar, hareketliler "yılkı" idi. Ayrana "çalkama", "çalkamaç", cacığa "çintme", kompostoya "sulamaç" derdi. Yemek "haranı"da pişer, "çanak"ta yenirdi. "Ölemeç (övelemeç), bulamaç, ovmaç (oğmaç)" pişirir, ayrana "yufka ekmek" doğrar "doğramaç" olurdu. "Kaçamak" yemeğini, toğga çorbasını iyi yapardı. Süt "taşırır", "ağız döndürür", ayran yayar, peynir basardı. Bazen "dolaz" yapardı. Bulgurdan taş "ürtlerdi". "Vergili" kıza düğür gidilmez derdi. Düğün için gönderilen çağrıya "okuntu" der, düğün evine "okuntuluk" götürürdü. Okuma yazmaya "oku" derdi. Kendisinin ise "okusu yoktu". Kocası "yörev" bir adamdı, "yörev yörev" konuşurdu, kızdı mı gözleri "pertlerdi". Kendisi kimseye "çelermezdi", yüzünü "çelertmezdi". Yaşamında çok "ezgiler çekmişti". "İki çift laf etmeyi severdi", ama "kovu"dan hoşlanmazdı. "İlenmeyi" sevmezdi ama bazen de ilenirdi; en kötü "ilenci" "odun ocağın sönsün", "ciğerinin sapından bul" olurdu. Çerçiden "arpayına, buğdayına barabara "kırıntı" alırdı". Fazla para aldığını düşünürse "üttü beni çerçi" derdi. Çerci de ütücü çerçi olurdu. Balta duvarın "kırağında" durur, keser "yamacına" konurdu. Yerleri belli olurdu, dolay dolay aramak zorunda kalmazdı. Orak ile arpa "orardı". "Aşanesinde" un çuvalları, en başında yük çuvalı olurdu. Yük çuvalında "deve boncuğu" işliydi. Hamur yoğurur, "ekmek atardı". "İtesi" dokuma kilimdi. Ekmeğini kocası çevirirdi. Ekmekleri üst üste yığar, ekmek yapma işi bitince ekmekleri teklerlerdi..."
-Mehmet Bulut/Konya alıntı
...Damdan düşen, damdan düşenin halini bilir...Deyim
DENİZDEN ÇIKARILAN, DENİZ SALYANGOZ'UNUN KABUĞU
BEYAZ BONCUKLAR, YILAN BAŞI, ÇILKAK, DEVE BONCUĞU,YARIMCA, YILAN YASTIĞI, BALIK KULAĞI, ÇINGIŞ, DİLGÖZ, BEL BONCUĞU, DEVE BÖLDÜ, DOĞUDA KESBİK, ADLARIYLA KULLANILIYOR.
Eskiden bebelerin beşiklerine oyuncak olarak asılırmış.Fethiye'de
Çaltı dikeni, çitlenbik dalı ve mavi boncukla beraber Nazar için takılırmış.
Ala çuvalların gulpuna dikilirmiş.
...Anasına bak kızını al, Kenarına bak bezini al...Atasözü
...KINA... IIık su ile karılır. Ele,ayaklara,saça sürülür Mümkün ise akşamdan sabaha kadar bekler.
Su ile yıkanır. Kına kendi renginiverir.
Doğanın en titiz ve en tiz hayvanı keçi, başkasının ağzı deydiği şeyi yemez.
Suyu pınarın gözünden içer. Bu tizliği sonucu yediği her şey temizdir.
Günlük ortalama 9,10 km yürür.
...Erkeç eti em (ilaç) olur, eçkü eti yel bolur...
...Teke eti ilaç olur, keçi eti yel olur...Kaşgarlı Mahmut
...Canbulak: Kaynak, Memba,Pınar...
...Ayak basmadık ottan yer, Serin yerde tuzunu çok yer,
Suyu pınarın gözünden içer, En sarp kayalara bile gider,
Güya ormana varmış zararı, Eteğinden yer ağaçları tımarlar
Dağlar çekiyor kollarına, Teleme yapılır tatlı sütünden
Kavurma yapılır kekikli etinden, Hastaysan yersin antibiyotik yerine
Tulum peyniri doldurulur derisine, Tuluma davula derisi kullanılır...
...Nefsânî arzulara, (özellikle) kadınlara,
oğullara, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüşe,
soylu atlara, sağmal hayvanlara ve ekinlere düşkünlük insanlara çekici kılınmıştır.
İşte bunlar dünya hayatının geçici menfaatleridir... Ali imran 14
...Sizin için sağmal hayvanlarda da kesin olarak ibret vardır.
Nitekim size hayvanın karnında, besin artıklarıyla kan arasında (oluşan),
içenlere lezzet veren saf süt içiriyoruz...Nahl 66
...Dokuz keçe su geçe, bir deri soğuk geri (girmez)...Atasözü
Oğlan yer oyuna gider, çoban yer koyuna gider...Atasözü
...Baharı dört gözle beklerler, Yaz gelince yaylalara göçerler
Çayırda koyunu kuzuyu yayarlar,
...Çobansız koyunu kurt kapar...Atasözü
...Önüme bir sürü davar katıp, Kepenek altında sabah eyledim
Kapatır yolları karın çokluğu, Aklıma düşünce yarin yokluğu
kavalla dertleşip ferah eyledim...
Çobanın gönlü olursa, tenekeden yağ çıkarır...Atasözü
...Kavalımızı çalarız, Koyunumuzu sularız
Hayellere dalarız, Yörüğüz dağlardan yürürüz...
...Çoban olmadan sürü olmaz...Çoban dağlarda olur...Atasözü
Ölmez, sağ olursam bu yaz inşaallah, sılayı bir daha görmek istiyorum
Varsam ya ağşam zabah, topraklara yüz sürmek istiyom
Harmana denk gelse, düvene binsem acık bağ bellesem acık dinlensem
Çayıra bir kilim sermek istiyom.Arı soksa çamır sürmek istiyom
Terleyip karakıp bir su içerim, dalağım kabarıp bağırmak istiyorum
Köylü kentli hastasını sağını, görüp bir muhabbet kurmak istiyorum
Akrabayı eşi dostu ziyaret. Uğrayıp, hal hatır sormak istiyorum
Seğirdip dolaşsak hep tarla. Ne büyüktür zevki yurdu görmenin
Kaç senin hasretine. O tatlı günlere ermek istiyorum
...Nazar, deveyi kazana insanı mezara götürür...
“Oğullarım! (Şehre) hepiniz bir kapıdan girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin.
Ama Allah’tan gelecek hiçbir şeyi sizden savamam.
Hüküm Allah’tan başkasının değildir.
Ben yalnız O’na güvenip dayandım.
Güvenecek olanlar yalnız O’na güvenip dayansınlar...Yusuf 67
Şehre babalarının kendilerine emrettiği şekilde girdiler ama bu,
Allah’tan gelecek hiçbir şeyi onlardan savacak değildi.
Şu var ki, Ya‘kūb’un içinde taşıyıp onlara açıkladığı kaygıyı gidermiş oldu.
Şüphesiz o, bizim kendisine öğrettiğimiz bir bilgiye sahipti.
Fakat insanların çoğu (bu hakikati) bilmezler..Yusuf 68
...Hepimiz zirvede olmak isteriz, ama asıl keyif oraya tırmanırken yaşadıklarımızdır...
Doğadan bahar ile birlikte çıkan mantarlar, şifalı yenen ve çayı yapılan bitkiler
alıç ahlat, kuşburnu, göyem,böğürtlen, ahududu,dağ eriği toplayabilirsiniz.
En'âm / 99. Ayet
O, gökten su indirendir. Biz, her türlü bitkiyi o suyla yetiştiririz.
O bitkiden bir filiz, filizden de üst üste dizili dâneler, başaklar çıkarırız.
Hurma ağacının tomurcuklarından yere doğru sarkan salkımlar,
üzüm bağları, zeytin ve nar bahçeleri çıkarırız.
Bunların hepsinin hem birbirine çok benzeyen yönleri,
hem de birbirinden çok farklı özellikleri vardır.
Her birinin meyvesine bir ilk ortaya çıktığı, bir de olgunlaştığı zaman bakın.
A'râf / 58. Ayet
Toprağı verimli güzel bir arazi, yağmuru görür görmez
Rabbinin izniyle gür ve bereketli ürünler verir.
Çorak ve verimsiz toprak ise, ne kadar yağmur yağarsa yağsın,
faydasız bitkiden başka bir şey çıkmaz.
Yunus / 24. Ayet
Bir yağmur, onu gökten indiririz.
İnsanların ve hayvanların yiyip istifade ettikleri yeryüzü bitkileri
o yağmuru emerek boy atıp gürleşir, sarmaş dolaş olur.
Derken yeryüzü bütün takılarını takınıp,
regârenk süslenerek olanca güzelliğiyle göz kamaştırır hâle gelir.
Orayı ekip biçenler bütün bunların kendi güçlerinin eseri olduğuna
ve artık onun ürünlerini toplama zamanı geldiğine inandıkları sırada, bir gece vakti
Kehf / 45. Ayet
Gökten su indiririz de onunla yeryüzünde bitkiler yeşerip gürleşir,
sarmaş dolaş olur;sonunda kuruyarak rüzgârın savuracağı çerçöp hâline gelir.
Tâ-Hâ / 53. Ayet
Yeryüzünü size döşek yapan, orada sizin için yollar ve geçitler açan,
gökten yağmur yağdırıp su indiren yine O’dur.”
İşte biz o suyla türlü türlü bitkilerden çift çift bitiriyoruz.
Lokman / 10. Ayet
Biz, gökten su indirdik de orada renk, koku,
tat bakımından türlü türlü o güzel bitkilerden çift çift yetiştirdik.
Kaf / 7. Ayet
Yeryüzünü de döşedik, oraya sağlam dağlar yerleştirdik,
orada gönüller, gözler açan her türlü bitkiyi çift çift bitirdik.
Rahmân / 12. Ayet
Sapları ve yaprakları hayvanlara yiyecek olarak
kullanılan taneler ve hoş kokulu bitkiler vardır.
Nuh / 17. Ayet
Allah sizi de yerden bitki bitirircesine bitirip büyüttü.»
Nebe' / 15. Ayet
Onunla tâneler ve bitkiler bitirelim diye.
...Merhamet, yardımseverlik evde başlar...
...GELİN BAŞI - TEPELİK...
...GÜMÜŞ BİLEZİKLER KARBONAT İLE PARLATILIR...
...Irak yerin haberini kervan getirir...Kaşgarlı Mahmut
...Kurarım kıl çadırı dağın rüzgarında, üç dört direkli, yedide kanat
yağmurda kışta ıslandırmaz, yazın sıcaklarda yandırmaz, depremi sarsıntıyı bildirmez. ...Haşarat gelemez...
...Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur..
...Karaçadır bey konağı, Yurt olurdu her durağı
Dayanıklı olur her uşağı, Yörüğüz yollar yürürüz...
,,,Develerimiz katar katar, Ala cuvalı birbirine çatar
...Dağ dağ üstüne olur, ev ev üstüne olmaz...Atasözü
Eski Türklerde okçuluk ve avcılık faaliyetleri çok
önemli idi. Bulundukları yer ve yaşadıkları doğal
koşulların zorluğuna alışmak ve çocukları da ona göre
yetiştirmek gerektiğinden kız ve erkek çocuklarını ok
atma avlanma ve ata binme eğitimine tabi tutarlardı.
Hunlar ve diğer Türkler avladıkları hayvanların et,
deri, kemik ve boynuzlarından yararlanırlardı. Büyük
ve küçük hayvanların deri ve kürklerinin kıymetli
olanlarım satarlar, diğerlerinden elbise, kalpak ve
çizme, boynuzlarını da yay ve ok yapımında
kullanırlardı. Hun İmparatorluğunu meydana getiren
Türk kavimlerinden Bahimiler, Uygurlar, Hunlar, avla uğraşır,
...Boynuzlardan tutkal zamk yapılırdı. Ayakkabı ve mobilyacılıkta kullanılırdı...
...GELEN AĞIRLANIR, GİDEN UĞURLANIR...
...GÖNLÜNÜZ GENİŞ, ELİNİZ AÇIK OLSUN, BEREKETLİ OLSUN...
...Yolda doğar yolda büyürler, Devenin önünden, davarın ardından giderler,
Güneşin battığı yerde konarlar, Ömrün bittiği yerde gömülürler...
...Ömür, kıymeti bilinmeyen aziz bir misafirdir...
...Cennet vatan güzel ülkemizde, Bütün yiğitlikler doludur bizde,
Geçmişte nasılsan aynıyız sözde, Vatan aşk, toprak yar emmoğlu...
...Delidir dorudur değişmez huyu, Gelenek kültürü yaşatır toyu,
Meskeni dağlardır asırlar boyu,Yörükler Türkmenler Asil soyludur...
...Ya bu deveyi gütmeli ya bu diyardan gitmeli...Deyim
...Dağlarda başı açık, yalın ayak dolaştık...
...YÜN , YAPAĞI... YATAK,DÖŞEK-YASTIK VE MİNDERE DOLDURULUR.YORGAN İÇİDİR.TEKSTİLDE KULLANILIR.
...Azığı olan yorulmaz...Kaşgarlı Mahmut
Kapısı hep açıktır buyurup gelene, Gözü gönlü toktur yörüklerin Ağlayanın malı kalmaz der gülene, Hiç kimseye haksızlığı yoktur yörüklerin Karaçadır evidir bilmez villayı yatı, Ayağı toprağa değmelidir sevmez apartmanı katı
Sofrasında boldur peyniri yoğurdu sütü, İzzeti ikramı çoktur yörüklerin
Hep yaylara kışlalara göçüp durdu, Nice yeşilçimenlere karaçadırını kurdu
Dağlardır ovalardır onların gerçek yurdu, Şehir hayatı gönlüne yüktür yörüklerin.
Hav: kadife, çuha gibi kumaşların yüzeyindeki ince tüy
Istar: çul, kilim, halı vb. dokumaya yarayan el tezgahı
DEDE KORKUT DİLİYLE: Sırtını dayadığın kara dağların yıkılmasın. Gölgesinde oturduğun koca ağaçların kesilmesin. Gümrah akan ırmaklarının suyu kurumasın. Kolun kanadın kırılmasın. Yüce mevla seni namerde muhtaç etmesin. Koşarken ak boz atın sürçmesin. Çaldığında kara polat öz kılıcın kertilmesin. Dürdüşürken ala kargın ufalanmasın. Ak sakallı babanın yeri cennet olsun. Ak saçlı ananın yeri uçmak olsun. Allahın verdiği umudun kırılmasın. Birliğiniz dirliğiniz bozulmasın. Dualarınız kabul,ibadetleriniz makbul olsun. Her gününüz bayram olsun.
...Yörük kurmuş cadırı, Suya salmış katırı,Bir tas ayran içerse, Kırk yıl sürer hatırı...
...Yörüğe paşa olsan ne yaparsın demişler; Pekmezi içer,
Soğanın çüçüğünü yer, Ardıç gölgesinde yatarım...demiş.
...YÖRÜK ÇADIRININ ÖZELLİKLERİ...
Keçi kılından yapılır. Yapıları gereği sıcağı engeller.
Akrep yılan gibi zehirli hayvanları, dokusu gereği uzak tutar. Kar yağmur suyu geçirmez.
Sürekli ateşe yemas etmedikçe yanmazlar.Rahat ergonomiktir.
...Hamd ve şükür nimeti artırır. Bereketi kalır..
...Müsümanlar yemekten sonra dua ederler...
...Evi saran odun kokusu, dışarıda çiseleyen bir yağmur, sıcak bir çay,
aklımda çocukluğumdan kalma bir masal...
...Ortaasyadan gelen dilimizden
Örgenmek: öğrenmek Örgetmek: öğretmek
...Dost bulan, Hazine bulmuştur... ...Düşman böler, Dost toplar...
...Köylünün kahve cezvesi karaca ama sürece...Atasözü
...Yemyeşil ağaçtan sizin için ateş çıkaran O’dur;
işte ondan yakıp durmaktasınız...Yasin 80
Ateş aydınlatmada, ısınmada, yuka ve yemek pişirmede,
vahşi hayvanlardan korunmada kullanırdı.
Ateşe od yalaz denilirdi. Bahar bayramı olan 21 mart ve 6 mayıs hıdrellez zamanında
büyük ateş yakılıp üstünden atlanılır.
Türkler islamiyetle tanışınca ramazan ve kurban bayramını benimsemişler. ...Hıhrellez yaz kapısı, yedi gün sürer tipisi...Atasözü Peygamberimiz (s.a.v.) Medine yi teşriflerinde,
nevruz ve mihrican olmak üzere, halkın senede iki bayram günleri olduğunu görüp
Allah teala size, o iki bayram günlerine bedel, onlardan daha hayırlı
iki bayram (ramazan ve kurban bayramı) günleri ihsan buyurmuştur.dediler.
...Kütürümden aksak, hiç yoktan torlak yeğdir...Atasözü
Kıl çadırdan uyanır, kalkar sabah yeliyle
Yün eğirir sabırla, kilim dokur eliyle
Gün gelince çeyizi, duvağında teliyle
At binip gelin gider, mutludur Yörük kızı…
...ELE KARIŞAN, HALİ PERİŞAN...
...NİHAHTA KERAMET VARDIR..Atasözü
Toplam 71697 ziyaretçi burdaydı!
SİTEMDE ÇIKAN REKLAMLARIN HİÇBİRİ BANA AİT DEĞİLDİR.
Bu site 05-07-2014 tarihinde yapılmaya başlanmıştır.Amacımız köyümüz hakkındaki bilgi ve belgelerin bizden sonraki nesiller tarafından da bilinmesini sağlamak,köy özlemini gidermek ve bu sitede buluşturmaktır.Her konuda tavsiye ve önerilerinizi,deneyimlerinizi siteye eklemek isterim.Facebook, Kütahya eydemir köyü ve hotmail,
kutahya_eydemirkoyu@hotmail.com